Geçen hafta hikayenin ilk bölümünü yayınlamıştım. Gelişme ve sonuç için buyrun buradan alın…
Biraz uzun ama okumaya değer. Yorumlar kısmında benim çıkardığım dersi bulacaksınız.
Bu hafif kısmet, bol sabırlı Adnan bey’in hikayesi için F.Y.’ye teşekkür ediyorum.
Adnan Bey tekrar içeri girdi. Açık limon rengiyle boyanmış bu sitedeki bu evi almak istiyordu. Ancak evin fiyatı planladığı bütçeyi çok aşıyordu. Bu yüzden evsahibiyle sıkı bir pazarlığa oturmaya ve fiyatının makul bir seviyeye inmesi için bastırmaya karar verdi.
- – Zeki Bey eviniz güzel ancak benim bütçemi aşıyor
- – Siz ne kadar düşünüyorsunuz
- – Açıkçası 60-70 bin civarında
- – Mümkün değil. Bakın beyefendi size daha 8 ay önce bana bu evin maliyetini gösterdim.
- – Sizi anlıyorum ama 90 bin de benim bütçemin üzerinde.
Zeki Bey’in yüzünü sıkıntılı bir ifade aldı. Paraya acil ihtiyacı olduğu anlaşılıyordu.
– Bakın Adnan Bey en son ineceğim miktar 80 bin’dir.
Adnan Bey bir şey söylemedi ancak biraz düşünmesi gerektiğini, kararını ertesi gün ileteceğini söyledi. Emlakçıyla arabaya bindiler. Emlakçı Murat Bey’iın yüzünde şaşkın bir ifade vardı.
– Abi emin olun ben de bu kadarını beklemiyordum. Hazırda param olsa asla bu fiyata kaçırmam burayı.
Adnan Bey bir şey söylemedi. Düşünmeye ve biraz hesap yapmaya ihtiyacı vardı. Bir fırsat ne kadar cazip gelirse gelsin eğer kendi planlarına uymuyorsa daha sonra sıkıntı vereceğini bizzat yaşamıştı. Ayrıca heyecanla alınan kararların sıklıkla zararla neticelendiğini bildiği için acele etmek istemiyordu. Murat Beye “Bu muhabbet şimdilik yeter kurt gibi acıktık. Hadi güzel bir yemek yiyelim. Sür bakalım arabayı buranın en güzel balık restaurantına” dedi. Bir evi uygun fiyata almanın en kolay yolunun emlakçılarla hasım değil, dost olmak olduğunu öğrenmişti. Hele burada tamamen deplasmanda sayılırdı.
Yemek boyunca Murat Bey, hayat serüvenini anlattı. Emlakçılığa kadar on tane ayrı işte çalıştığını, büyük bir şirketleri varken ortağının attığı kazık nedeniyle nasıl herşeyini kaybettiğini, bir iki senedir burada olduğunu yavaş yavaş durumunu düzeltmekte olduğunu anlattı. Adnan Bey hem onu izliyor hem de etrafı gözlüyordu. Buranın baharda bile yabancı turistlerle canlı olduğunu gördü. Kahvelerini içip kalktıktan sonra “Murat Bey beni otele bırakır mısınız?”dedi. Emlakçı “Tabi abi, ayrıca yemek için teşekkür ederim”dedi.
Adnan Bey otele geldikten sonra internetten benzer evler için istenen fiyatları inceledi. Bununla da yetinmedi, evlerin piyasa fiyatları öğrenmek için birkaç site görevlisiyle ve telefondan yakınlarda yazlıkları olan arkadaşlarıyla konuştu. Tam karar aşamasındayken telefonu çaldı. Arayan emlakçı Murat Beydi.
– Abi bugün şanslı günündesin…
– Hayırdır
– Zeki Bey fiyatı 75 bin’e indi. Bu fiyata bir daha burayı alman mümkün değil.
Emlakçının ofisi yakındaydı. Gidip yüzyüze konuşmaya karar verdi. İçeri girdiğinde Murat bey telefondaydı. Yaklaşık beş dakika süren telefon görüşmesinden sonra yanına geldi.
– Abi kusura bakma. Biz aynı zamanda buradaki evleri restore edip, yabancılara günlük, aylık veya yıllık kiralıyoruz. Ona ilişkin konuşuyordum. Bir ara istersen seni de gezdiririm.
– Olur ama önce işimizi halledelim.
– Abi telefonda dediğim gibi bu fiyata burayı alman mümkün değil. İstersen ben sana burayı 2-3 ay sonra tekrar en az 100-110 milyara satarım. Emin ol benim hazırda param olsaydı burayı kaçırmazdım. Bence bu işi bugün kaparo vererek bağlayalım.
Adnan Bey, Murat Bey’in samimiyetine inandı. Onu kendi tarafına çekmek önemliydi. Çünkü Murat Beyle işi sadece evi alırken değil, daha sonra da devam edecekti. Ama her ne kadar güvense de tapudan gerekli incelemeyi yapmadan imzayı atmayacaktı.
– Tamam Murat Bey dediğiniz gibi olsun. Ama şu anda biraz işim var. Akşama görüşelim.
Adnan Bey için işin ilk kısmı halledilmiş görünüyordu ama önündeki ikinci problem olduğu gibi duruyordu. Bu kadar parayı bulma meselesi. Buraya gelirken, öyle birikmiş bir parayla değil sadece fikir sahibi olmak için gelmişti. Ama işler değişmiş artık bir pazarlığın neticesine varmak üzereydi.
Burada bir parantez açıp, iki gün öncesine dönüyoruz. Adnan Bey, Mavi Bank ve Yetiş Bank konut kredisi ilanlarına bakıyor. On senelik ve yirmi senelik mortgage kredilerinin faiz oranları aylık 0.89 – 0.99 arasında. Daha sonra her iki bankanın da uzun süredir iş yaptığı ve daha öncede kredi kullandığı müşteri temsilcileriyle görüşüyor. Her iki bankanın sicilinde de Adnan Bey, daha önceden kredilerinde bir aksama olmadığı için düşük risk siciline sahip. Bu yüzden her iki banka da Adnan Beye 0.82’den uzun vadeli kredi kullandırabileceğini söylüyorlar. Tabi ki ekspertiz ve dosya masrafları hariç.
Adnan Bey, Mavi Bank’tan Gonca Hanımı aradı. Telefonda uzun süre otomatik sesi dinledikten sonra nihayet önce müşteri temsilcisine sonra da Gonca Hanıma bağlanabildi.
– Alo buyrun.
– Alo merhaba Gonca Hanım nasılsınız, ben Adnan
– Merhaba Adnan Bey iyiyim siz nasılsınız
Selam faslından sonra Adnan Bey durumu anlattı. Önce faiz oranlarının değişip değişmediğini sordu. Değişmediğini anlayınca istediği miktar ve vadeyi söyledi. Komisyonlarla birlikte yaklaşık 78 bin TL kredi kullanacaktı. Vadenin uzun olmasının bir problemi yoktu. O yüzden 240 aylık vadede anlaştılar. Aylık ödemeleri yaklaşık 700 TL’ye geliyordu. Adnan Bey daha sonra bu krediye acil ihtiyacı olduğunu ve ne zaman çıkabileceğini sordu. Kredileri genel merkez onaylıyordu. Bu yüzden en az bir hafta sürüyordu ama Gonca Hanım bu süreyi elinden geldiğince kısaltacağını söyledi. Adnan Bey teşekkür edip, telefonu kapattı.
Ertesi gün Adnan Bey sabah kahvaltıdan sonra ilk iş olarak Tapu Müdürlüğü’ne gitti. Evin durumuna baktı ve bingo. Ev halen bir şirket üzerinde görünüyordu. Zeki Bey, anlaşılan 8 aydır oturduğu evi üzerine almamıştı. Bu Adnan Beyi biraz şaşırtsa da yine de kararında bir değişikliğe neden olmadı. Çünkü evin üzerinde herhangi bir şerh veya başka bir satımı önleyici kısıtlama görünmüyordu.
Adnan Bey, daha sonra emlakçı Murat Beyin ofisine giderek, durumu onla paylaştı. Murat Bey, ona rahat olmasını bunun herhangi bir sıkıntıya neden olmayacağını söyledi. Daha sonra Zeki Bey, ofisi geldi ve kaparo verilerek, işlem tamamlandı. Zeki Bey de tapudaki şirketin kendisinin iş yaptığı şirket olduğu ve alım-satımda herhangi bir sıkıntı olmayacağını, şirket tarafını kendisinin halledeceğini söyledi.
Adnan Bey, ofisten ayrıldıktan sonra daha fazla vakit kaybetmemek için hemen Mavi Bank’ın şubesine giderek, kredi başvurusunu yaptı. Artık kredinin çıkıp çıkmayacağını beklemekten başka bir işleri kalmamıştı. O da Antalya’da bulunan arkadaşlarıyla görüşmek üzere ilçeden ayrılıp yola çıktı.
Adnan Beyin sonraki birkaç günü emlakçı Murat Bey, Mavi Bank ve Zeki Bey arasında telefonlaşmalarla geçti. Bu süreç içerisinde telefona Zeki Bey’den çok eşi Nurten Hanım çıkmaya başlamıştı. Nurten Hanım’ın o sakin tavrı gitmiş, agresif bir şekilde kredinin ne zaman onaylanacağını sormaya başlamıştı. Adnan Bey’de bu işin hemen olmasından yanaydı ama kendisinin yapabileceği bir şey yoktu. Ev kredileri genel merkez tarafından onaylanıyor, onaydan sonra şube bir gayrimenkul ekspertiz şirketi aracılığıyla evin değerini ölçüyor ona göre de kredi ayarlanıyordu. Adnan Bey, banka görevlisi Gonca Hanımın bu işi elinden geldiğince hızlandırdığını biliyordu.
Henüz bir hafta olmadan Zeki Beyin eşi Nurten Hanım o kadar çok kredinin ne zaman çıkacağını sormuştu ki, Adnan Bey neler olduğunu anlamak için tekrar ilçeye dönmeye karar verdi. İlk olarak Zeki Bey ve eşiyle görüştü. Nurten hanım bildik söylemlerini tekrarladı. Adnan Bey de yaklaşık olarak aynı cevapları verdi. Ama açıkçası bu tavır değişikliğinin nedenini de merak ediyordu. Emlakçı Murat Beyle konuşmaya karar verdi.
Murat Beyin ofisine gittiğinde, ofisinde Murat Bey yerine ortağıyla karşılaştı. Adnan Bey havanın güzelliğinden de yararlanarak, ofis önüne atılmış sandalyeye oturdu ve emlakçıdaki çocuğun hazırladığı nescafesini içmeye başladı. Bir yandan da son dönemde olan olayları gözden geçiriyordu. Bu düşüncelere dalmışken, Murat Beyin arabası yanaştı. Murat Bey arabadan inip, Adnan Beyin yanına geldi. O da bir sandalye çekip, Adnan Beyin yanına oturdu. Havalar ısınmaya başlamıştı. Murat Bey de yeni sezon için kiraya vereceği evlerdeki tadilatları bitirmeye çalışıyordu. Bir bardak su içtikten sonra Adnan Bey, olanları ona anlattı ve Nurten Hanımdaki tavır değişikliğinden bahsetti. Murat Bey, gülümseyerek “Abi dün ofise bir adam bir kağıdın içinde bu ev için nakit 90 bin TL getirdi. Sebebi odur” dedi. “Ama biz çok açık olarak sizin bu evi bağladığınızı, kredi çıkar çıkmaz da evin satışını yapacağımızı söyledik. Bizde yalan olmaz” dedi. Adnan Bey, Murat Beye teşekkür etti. Şimdi bazı şeyler daha çok yerine oturuyordu. Zeki Bey, sakin bir insan olmasına rağmen eşi Nurten Hanım bu konuda daha hırslıydı. Ama yapılacak bir şey yoktu. Adnan Bey, bu işi tamamlamadan Ankara’ya dönmemeye karar verdi. O yüzden telefon açıp, çalıştığı işyerindeki iznini bir hafta daha uzattı.
Günler bu şekilde beklemeye geçerken, Perşembe günü Adnan Beyin telefonu çaldı. Arayan Gonca Hanımdı. Gecikmeler için özür diledi ancak bunun kendilerinden değil, ekspertiz firmasından kaynaklandığını söyledi. Evin fiyatının 100 bin TL olarak belirlendiğini, bunun %80’ine kadar kredi verebileceklerini söyledi. Adnan Bey, komisyon ve diğer masraflarla birlikte 78 bin TL’ye ihtiyaç duyduğunu söyledi. Ayrıca ödemeler de 700 TL olarak ayarlanacaktı. Gonca Hanım, Adnan Beyin bu istekleri doğrultusunda hazırlanan sözleşmenin ertesi gün Bankada hazır olacağını söyledi. Adnan Bey, “neden bugün değil?” diye sordu. Gonca Hanım, şube görevlilerinin tapuda inceleme yapması gerektiğini söyledi.
Cuma günü sabah erkenden Adnan Bey emlakçı Murat Beyin ofisine gitti. Orada son bir durum değerlendirmesi yaptıktan sonra birlikte Mavi Bank’ın şubesine gittiler. Yolda Murat Bey, Adnan Beyi düşünceli görünce “Abi sen rahat ol, çok güzel bir yatırım olacak zihninde hiçbir şüphe olmasın” dedi. Adnan Bey bir şey söylemedi, sadece gülümsedi. Bankaya vardıklarında, bu süreç içerisinde tanıştığı banka müdürü Sezgin Beyin ofisinde bir kahve içtikten sonra saat onbire doğru hep birlikte tapuya gittiler.
Tapu müdürlüğünde, onları Zeki Bey ve eşiyle birlikte ayrıca evin üzerinde göründüğü şirketin avukatı ve muhasebecisi bekliyordu. Zeki Beyin eşi Nurten Hanımın yüzü hala asıktı. Adnan Bey işlem tamamlandıktan sonra hayırlı olsun diyerek hem Zeki Bey, hem de eşi Nurten Hanımla el sıkıştı. Daha sonra Mavi Bank şubesine geçerek parayı Zeki Beyin hesabına transfer ettiler.
İşlem tamam gözüküyordu ama Adnan Bey’in hala bazı düşünceleri vardı. Murat Beyle birlikte tekrar emlak ofisine geçtiler.
– Abi şimdi bol köpüklü bir Türk kahvesini hak ettik. Oğlum bize iki sade Türk kahvesi söyle çabuk. “Abi hayırlı olsun çok güzel bir alışveriş yaptın buna emin olabilirsin
– Biliyorum. Burda senin emeğin büyük teşekkür ederim.
– Ne demek abi görevimiz.
– Yalnız bir husus daha var.
– Buyur abi
– Murat, ben burayı kiraya vermek istiyorum.
Murat Bey şaşırmıştı.
– Nasıl yani. Abi ben burayı oturmak için aldığınızı sanmıştım.
– Nerde Muratcım biz yılda en fazla onbeş gün gelebiliriz buraya. İşler sonra çocukların okulu. Fazlası mümkün değil.
– Abi o zaman çok doğru düşündün. Burayı boşta tutmanın bir manası yok. O zaman ben hemen bir kira rayici çıkartayım sana.
– Sen zahmet etme. Buraya geldiğim ilk gün bu araştırmayı yaptım. Aylık 700 TL burası için uygun bir rakam. Kredinin taksitlerini de ona göre ayarladım zaten.
Murat Bey gülümseyerek “Abi harikasın” dedi. Burayı 700 TL’ye havada kiraya veririz. Yazın onbeş günlüğüne 1000 – 1500 TL ödeyenler var bu yerlere. Çoğu kimsenin senin gibi vizyonu açık değil. Yılda iki hafta gelirler buraya. Kimseye de güvenmezler. Evler bakımsızlıktan havasızlıktan çürür sonra. Sonra da yazlık iyi yatırım değil derler. Halbuki buraya yabancılar sürekli yatırım yapıyor. Değiştirmeleri gereken esas kendi bakış açıları.
Adnan Bey, “Saol Muratcım ama ben her zaman buraya gelip ilgilenemem o yüzden uzun vadeli bir kiracı bakıyorum. Senden tek isteğim bana güvenilir bir kiracı bulman. Özellikle buralarda otellerde çalışan kişilerin uygun olabileceğini düşünüyorum ben”dedi.
– Abi sen hiç merak etme. Sahil kenarı silme beş yıldızlı otelle dolu. Burada çalışan birçok kişi var. Otellerin çoğunun yöneticisi de arkadaşım. Sana güvenilir bir kiracı ayarlarım.
– Teşekkür ederim bu konuda sana güveniyorum.
Adnan Bey, ilk Ankara otobüsünden bilet ayırtmak için turizm acentasının telefonunu tuşladı. Telefondaki kişi saat 17:00 uçağı için yer olduğunu söyleyince rezervasyon yaptırdı. Murat Beyle el sıkışıp ofisten ayrıldı. Yaklaşık üç saati vardı. İlçe merkezinde ufak bir yürüyüş ve yemek için yeterli bir süreydi. Her zamanki gibi bu güzel havayı içine çekmek için ilçe merkezindeki daha önce yemeklerine ilişkin tüyosunu aldığı kebapçının dışarıdaki masalarından birine oturdu. Garsona siparişini verdikten sonra güzel haberi eşiyle paylaştı.
Bir Hafta Sonra
Adnan Bey işyerinde çalışmaktadır. Telefonu çaldığında arayanın emlakçı Murat Bey olduğunu görür.
– Abi hayırlı günler
– Merhaba Muratcım nasılsın
– Çok saol abi, uğraşıyoruz. Sana güzel bir haber vermek için aradım
– Hayırdır
– Evine çok uygun bir kiracı buldum. İstediğin gibi buradaki beş yıldızlı otellerden birinde karı koca çalışıyorlar. Uzun süreli bir ev arıyorlar. Tamam dersen evi kiraya vermeyi düşünüyorum
– Hay hay ama güvenilir birileri değil mi…
– Abi hiç kuşkun olmasın ben arkadaşa kefilim.
– Tamam o zaman ben ilk fırsatta geliyorum sözleşmeyi imzalamak için. Ha bu arada kirayı kabul ettiler mi…
– Evet abi 700 TL
– Tamam
Ertesi gün Adnan Bey yola çıkar ve bir gün içinde sözleşmeyi imzalayıp geri döner. Ayın onbeşinde hesap ekstresini kontrol eder. Şu ibareyi görür.
Ertesi gün Adnan Bey yola çıkar ve bir gün içinde sözleşmeyi imzalayıp geri döner. Ayın onbeşinde hesap ekstresini kontrol eder. Şu ibareyi görür.
– Eksi 700 TL ev kredisi birinci taksidi
– Artı 700 TL ev kirası
Adnan Bey gülümser ve tekrar çalışmasına devam eder.
“Bölüm 2 – CEBİNİZDEN PARA ÇIKMADAN 140.000 TL’LİK EVE NASIL SAHİP OLUNUR?” için 24 yanıt
Hepinizi iyi günler, bunu sadece arkadaşlarınızla paylaşmak istiyorum, çünkü şimdi çok mutluyum, nihayetinde herhangi bir krediye ihtiyacınız varsa, o zaman bu e-postayla kendisiyle irtibat kurabilirsiniz: [email protected]..
Hepinizi iyi günler, bunu sadece arkadaşlarınızla paylaşmak istiyorum, çünkü şimdi çok mutluyum, nihayetinde herhangi bir krediye ihtiyacınız varsa, o zaman bu e-postayla kendisiyle irtibat kurabilirsiniz: [email protected]
ihtiyacin var mi Acil kredi temas [email protected] or [email protected]
Okyanus Kredileri ve İpoteği Sınırlı% 2 olarak Küçük ve Büyük Krediler İçin.
Merhaba, işinizi finanse etmek için bir kredi başvurusunda bulunmaktayız, Özel krediler sunuyoruz,
Ticari ve bireysel kredi ile bir yılda% 2 gibi düşük faiz oranları ile 30 yıl geri ödeme döneminde dünyanın herhangi bir yerinde. Talep ettiğiniz her miktardan 1000’e kadar değişen kredileri sunuyoruz, bugün bizimle iletişime geçiniz; [email protected]
+447087694046
Hallo alle ein,
[email protected]
Ich bin Herr James Peterson, ein privates Darlehen Kreditgeber, Leben Zeit Gelegenheit Kredite gibt. Tun
Sie benötigen eine dringende Darlehen um Ihre Schulden zu löschen oder Sie benötigen ein Kapital Darlehen zur Verbesserung Ihrer
Geschäft konnten Sie von Banken und anderen Finanzinstitutionen? Brauchen Sie eine
Schuldenkonsolidierung Darlehen oder eine Hypothek? Suchen Sie nicht weiter als wir hier sind, um alle Ihre finanziellen
Probleme der Vergangenheit. Wir leihen Mittel, um Einzelpersonen brauchen finanzielle
Hilfe, Tha haben eine schlechte Kredit oder Geldnot Rechnungen begleichen, geschäftlich zu investieren
mit einer Rate von 2 %.
Ich möchte mit diesem Medium, Ihnen mitzuteilen, die wir zuverlässig erbringen und Begünstigten Unterstützung
und bereit sind, Ihnen eine Darlehen anbieten. So mailen Sie uns heute an: [email protected]
Wir erwarten Ihre rasche Antwort
Alles Gute
Herr James Peterson
[email protected]
[…] olay çıkaran Cebinizden para çıkmadan 140.000 TL’lik daire almanın yollarıBölüm 1 ve Bölüm 2 yazısından sonra olayın matematiği ile ilgili bir açıklama yapmak […]
[…] olay çıkaran Cebinizden para çıkmadan 140.000 TL’lik daire almanın yolları Bölüm 1 ve Bölüm 2 yazısından sonra olayın matematiği ile ilgili bir açıklama yapmak […]
Olayın matematiği burada http://www.emlakgurmesi.com/2011/02/bedava-ev-almanin-matematigi.html
aslinda yazida hic bir gariplik yok ki, mutlaka da yasanmistir. hikayede sanki arkadas muthis planli ve yontemli bir is yapmis gibi anlatilmis bu biraz rahatsiz etti belki diger adsizlari. isin ozunde sans faktoru var, yani arkadasa 100bin-75bin=25bin TL'lik bir piyango cikmis, o da degerlendirmis. sonucta herkes ev ariyor, pazarlik yapiyor, butcesine gore kredi vadesini belirliyor. baslik biraz yaniltici bu arada cunku Zeki amcam sonucta piyasa degeri emlakciya gore 100bin TLlik evi 140bine almis bir sekilde vaktiyle. Serdar Bey, 100bin TLlik evi 75bin TLye almanin yollarini aciklayan, sans faktorunden arinmis bir yazi bence iyi gider bunun ustune, hikayenin bir muhendis ustunde biraktigi izlenim yukarida yazdiklarimdan ibarettir.
Yazıyı okudum,hemen bi ev buldum,hemen kiracı buldum,hemen kredi buldum,hemen evi aldım,hemen hemen hemen…
Arkadaşlar FY'ye çocuk demişsiniz de,siz çocuksunuz galiba?!Okuduğunuz bir yazıyla hayatınızı değiştirecekseniz.Bu bir yazı,makale,hikaye,anı..Okuyun,bu kadar.Bilgilerinizi alın,size uygunsa uygulayın,bitti!
Size zorla böyle yapın diyen mi var anlamadım ki..Bu kadar sert tepki niye??
Hadi bir de şunu deyin tam olsun;"ama bu yazıyı okuyan çocuklar var,onlar etkilenirrr"
:))
bu tür yazıların devamını bekliyoruz Serdar Bey..
FY, ben sana bu hikaye için tekrar teşekkür ediyorum. Olayın matematiği ile ilgili bir yazı yazacağım. Arkadaşların bu kadar hırçınlaşmasına anlam veremedim. Sağlık olsun.
Yeni yazılarını da bekliyorum. Bu sayfa senin 🙂
Serdarcim ben şunu merak ediyorum, bu işin olmayacagini bu kadar kesin olarak iddia eden arkadaslarin kaci bir bankaya telefon acip veya interent sitesine girip uzun dönemli mortgage faiz oranlarini sordu, kaci bu faiz oranlari icin 75,000 TL'lik bir ev için aylik odemeleri hesapladi…kaci ev kiralarinin ne kadar oldugunu arastirdi da benim bu dediklerimi yalanliyor
ben de adsiz arkadas gibi cevap vereyim: sıfır
niye ali agaoglu olunmuyor sorusuna da cevabim cok basit: sizin bankada bir kredi limitiniz var da ondan.eger size on milyon TL kredi verecek bir banka bulursaniz,olursunuz hic merak etmeyin…
ha ben peki bunu burda niye anlatiyorum…cevap basit oyle kitap yazmak icin falan degil üst gelir grubunun kullandigi bu sistem hakkinda orta ve alt gelir grubu da haberdar olsun ve ona göre iyi yatirim yapabilsin diye.boylece pasta daha adil bolusulebilsin diye. ki kısıtlı da olsa bu sistemi uygulamak alt ve orta gelir grubu icin de anlattigim sekilde mümkün
FY
Biz de onu diyoruz "çocuk" bişi yazmış işte:)
Arkadaşlar, çocuk başından geçmiş güzel bir fırsatı hikaye şeklinde anlatmış; niye bu kadar celalleniyorsunuz anlamıyorum.
Sizin daha güzel bir hikayeniz varsa gönderin onu yayınlayalım.
Saygı ve sevgiyi yitirmeyelim.
Ahmet Yılmaz arkadaş, sayfanın ne olacağına ben karar veririm. Rahatsız olduysan okuma, git kendi sayfanı aç, biz gelip seni okuyalım.
Teknik yazıyı yazıcam, acele etme.
Evin expertiz değerinin %75ine kadar kredi alabiliyorsunuz; bilmiyorsan bu sayfadan öğren lütfen. Adamın 140.000 TL dediği evine expertiz 100.000 TL fiyat biçmiş, adam da sıkıştığı için 75.000e satmış; 100.000 expertiz değeri olduğu için %75i olan 75.000 TL kadar kredi kullanabilmiş hikayedeki Adnan bey.
Bu sayfa benim olduğu için herşeye ben karar veririm Ahmet Yılmaz kardeş.
Teşekkürler.
diğer adsız arkadaşa aynen katılıyorum zaten en başta ifade ettiği ve sorduğu soruyu tekrarlıyorum: bu kimsenin daha önce aklına getirmediği muazzam yöntem ile şimdiye kadar kaç tane ev sahibi olarak Ali Ağaoğlu mertebesine erişti?cevabı ben vereyim:sıfır yoksa zaten burda yazmazdı. bence bundan sonraki süreç şöyle işler: bu akıllara zarar ama gerçek hayatta işe yaramaz fikirler (ki işlese zaten yazı sahibi tarafından kullanılıp türkiyenin en zenginler listesine girilirdi) yazar tarafından kitaplaştırılıp o kitap satışından küçük miktarlarda para kazanılmaya çalışılır….
alışveriş merkezi otel vb yatırımlara hiç girmeyelim zira onlara hangi desteğin nasıl verildiğini kimse bilmiyor ama madem buraya girdik ben elle tutulur bir şey yazayım: otelin inşa edilip kullanılır hale getirilmesinin maliyeti:1.000.000 dolar: devletten alınan teşvik:500.000 dolar..yarısı otel sahibi tarafından karşılanır.otel sahibi yatırımcı inşaat maliyetini fatura üzerinde 500.000*2 olarak gösterir sonuç?hah işte burda yatırımcı cebinden 5 kuruş para çıkmadan yatırımını yapar. şimdi siz de alışveriş merkezini anlatın..
SD, yazının başlığı cebinizden para çıkmadan 140.000 TL'lik eve nasıl sahip olunur. Bu başlığı okuyan biri gerçekten de herkes tarafından uygulanabilecek önemli bir bilgi veriliyor zanneder. Ama altında verilen "istisnai" nitelikte piyango bir hikaye. Burası istisnai hikayelerin- piyangoların anlatılıp vay bee şansa bak denme yeri mi, yoksa insanları bilgilendirme yeri mi ? Bunu demeye çalışıyorum, dolayısıyla inanıp inanmamakla alakası yok, kıskanma nolur ara senin de olur şeklinde araba arkası yazısı gibi bir şey söylemen ise iyice saçma olmuş, bu bir.
"Bu hikaye gerçek ama bu durum çok istisna. Hiç aceleniz olmaması ve çok şansınız olması lazım.
– Bununla ilgili teknik bir yazı yazmam farz oldu." diyen sensin, ayrıca yazını da henüz göremedik bu iki.
Bir kere en basitinden evin değerinin belirli bir oranı kadarı kredi alınabiliyor, gerisini alıcı cebinden ödüyor, dolayısıyla cebinden hiç para çıkmıyor sözü zaten baştan yanlış, bu üç.
İsim vermeden sallamak ayıp demişsin, neyin ayıp olduğuna karar verecek olan sen değilsin, yapılan eleştirileri “sallamak” olarak niteleyecek birisi ise hiç değilsin, al isim vereyim Ahmet Yılmaz. Oldu mu ? bu da dört
FY, inanan inanır, inanmayan okuduğu ile kalır.
sevgili adsiz arkadaslarim…
istediginiz elestiriyi yazmakta tabi ki serbestsiniz ama bence bunu bu is boyle olmaz demek yerine somut seylerle yazmaniz daha iyi olur…ne size inandirici gelmedi faiz oranlari mi, kira odemeleri mi, evin degeri mi? nedir…
ben yalan veya hayali birsey yazmadim…bu dediklerim yasandi uygulandi…yoksa siz o sira sira sitelerin bloklarin hepsinin kisilerin hepsinin kendi öz sermayeleriyle alindigini mi saniyordunuz?
buna inanmiyorsaniz ben size ankarada devasa bir alisveris merkezinin benzer yontemle yapildigini soylesem demek hic inanmayacaksiniz…
FY
Adsiz arkadas, isim vermeden sallamak ayıp. Herkes ne isterse yazar, aynı sizin yazdığınız gibi. Ayrıca, arkadasın basından gecen bence istisna ve tam bir piyango. İlgincligi de oradan kaynaklanıyor. Niye bu kadar sert cikistin anlamadım. Kiskanma nolur ara seninde olur.
bunu yazan arkadaşın kaç tane bu şekilde evi var merak ediyorum doğrusu
100 tane olmalı sanırım
nasılsa cebinden hiç para çıkmamış (!)
ama 100 evi olsa da buralarda vakit kaybetmezdi, bu noktada bir paradoks var.
Zira mevcut piyasa şartlarında cebinden hiç para çıkmadan böyle ev sahibi olunabilseydi, o zaman teorik olarak satın alınabilir emlak stoğuna yakın sayıda
evimiz olması gerekirdi.
Pratikten uzak hayal aleminden çıkmış bir yazı.
Burası bir emlak sitesi ise arkadaşlardan daha profesyonel ve sofistike yorumlar yazmaları konusunda ricada bulunmak istiyorum.
Sanırım bu olaylar bizim dünyamızda gerçekleşmiyor ya da sevgili yazar faiz/aylık ödeme/ev fiyatları ilişkisinden biraz kopuk. burada yeni ya da kimsenin aklına gelmemiş bir şeyden bahsedilmiş değil ama bence piyasadan biraz daha haberdar olmalı:)
İlginç bir hikaye..Şanslı bir alıcı
5 ders çıkardım;
– Sabreden derviş muradına ermiş
– Adnan bey gibi alıcıya allah muhtaç etmesin
– Böyle ballı kaymak bir senaryo ancak 8-10 yıllık kira getirisi evin fiyatına eşitse olabilir.
– Bu hikaye gerçek ama bu durum çok istisna. Hiç aceleniz olmaması ve çok şansınız olması lazım.
– Bununla ilgili teknik bir yazı yazmam farz oldu.